14 Kasım 2011

Nereden çıktı bu FBloggers atkıları..?!

 Selam arkadaşlar..

3 temmuz’dan sonra oluşan bu karmaşık ortamda geçen sene(daha pembe hayallere:/) kurduğumuz küçük ve mütevazi taraftar grubumuz FBloggers ile kulübümüze maddi anlamda nasıl yardım edebileceğimizi(Kombine+FBKart+forma vs harici..) düşündük..

Daha sonra aklımıza Düzce/Topuk Yaylası’ndaki futbolcularımıza destek amacıyla yaptığımız gezide yolda gördüğümüz, defter sayfalarını sarı-lacivert boyayarak bizi karşılayan küçük kardeşlerimiz geldi.. Ve sonradan yaptığımız muhabbetlerde de ortaya "Oradaki küçük kardeşlerimize neden Fenerium ürünleriyle yardım etmiyoruz.?!” diye bir fikir çıktı..

Sonradan bununla ilgili araştırmalar yaptık ve oradaki insanlara ulaştık, yardıma ihtiyacı olan okulları ve mevcutlarını belirledik... Yeniyurt, Yeşiltepe, Bakacak, Mengencik ve Bıçkıyanı okullarında öğrenim gören 110 kadar öğrenci kardeşimizin ihtiyaci olan Mont, bot, polar, temel kırtasiye, hikaye kitapları, eğitici oyunlar, kaynak kitaplar, zeka geliştirici oyuncaklar vb eksikler için başta Fenerium olmak üzere firmalarla irtibata geçtik ve bu kampanyaya maddi kaynak sağlamak için de ilk etapta 100 adet atkı yaptırdık..

Tanesi 15 liradan satılacak bu atkılar ve toplanacak yardım paralarıyla eksik ihtiyaç malzemelerini toparlayıp en geçlbaşından 1 hafta kadar önce bu kardeşlerimize ulaştirmayı düşünüyoruz..
 Eger sizde “Ben Varım!” diyorsanız  aşağıdaki hesap ve İBan numaralarından Yiğit arkadaşın hesabına ulaşıp bir atkı alarak, bizimle ve o küçük Fenerbahçeli kardeşlerimizle omuz-omuza olabilirsiniz..

İş Bankası ; 2422 0223663 Yiğit Yılmaz.
İBan ; TR870006400000124220223663
not : atkıdan almak için para yatıranlar daha sonra lütfen yigitsyilmaz@gmail.com adresinden Yiğit Yılmaz ile iletişime geçsinler.

8 Kasım 2011

FBloggers

 FBloggers 2010-2011 futbol sezonunun ortalarında bir grup Fenerbahçe’li blogger tarafından kurulmuş bir oluşum, küçük ve mütevazi bir taraftar grubudur. 
Grubun amacı, derdi tasası canı gibi sevdiği kulübüne hizmet etmek ve gittikçe gelişen “online” mecrada da camiasına destek olacak bir organizasyon olmaktır.
FBloggers’lı olmak için aranan yazılı olmayan 3 kriter vardır:
1. “Online” mecrada ya da sosyal medyada blog sahibi olmak ve FB hakkında yazıp çizmek. 
2. Hangi şehirde olursan olsun takımın tribününe gitmek.
3. ve en önemlisi Fenerbahçe’li olmak.
Grubun Adı
Fenerbahçe Blog Yazarları anlamına gelen FBloggers’dır.
Sloganı
Kuruluş kararını aldığı gün kulübün efsane isimlerinden Lefter’i ziyaretinden esinlenerek koyduğu ve “Bitti kalem doldu defter, Bu alemde kral Lefter” tezahüratından alıntıladığı. Aynı zamanda sanal mecraya da gönderme yapan “BİTTİ KALEM DOLDU DEFTERDİR”.

27 Eylül 2011

Alpaslan Dikmen(1965-2008)

 Alpaslan Dikmen(1965-2008)
Aykut'a, Alex'e küfürler eden, kadınlarımızla dalga geçen saygisizlara inat, Alpaslan Dikmen'i ölümünün 3’üncü yıl döneminde saygıyla, rahmetle anıyoruz, toprağı bol olsun...
“Renkler farklı, duygular aynı...”

13 Eylül 2011

Fenerbahçe 1–0 Orduspor

 Fenerbahçe 1–0 Orduspor

Öncesi;
 # Günler öncesinde FBloggers ve tribünden olan diğer arkadaşlarla ayarladığımız stad önü ve beraber maç izleme organizasyonunun heyecanını yaşamaya daha sabah uçaktan iner inmez başladım, ne kadar özlediğimin de iyice farkına vardım..?!
# Stadın önüne geldiğimde gördüğüm onbinleri bazılarının normal seyircili maçlarda görmesini de isterim..?! “Kaldırımdan destekleme” söyleminin ne demek olduğunu herkes biraz olsun anlamıştır herhalde..!?
# Oyuncularımızın ısınmaya Aziz Yıldırım t-shirtleriyle çıkmalarına sevindim..?!
# Nihat Özdemir maç başlamadan basın tribününe giderek qtm’ya teşekkür etmiş.!? Hayır sanki basının Fenerbahçe’ye değilde bizim basına ihtiyacımiz varmış gibi, sanki yaşananalar sırf bizden kaynaklanmış gibi özür dilemiş..?! Özür dileyip geldikleri için teşekkür ettiği bu gazeteciler de bir daha Kadiköy’e gelmeyeceklerini söyleyenler, ama hepsi ordaydı, nereden bakarsan bak tutarsızlık-şekilsizlik..?!

Maç;
 # Emre, Gökhan, Serdal Kesimal ve Orhan’ın eksiklikleri yüzünden özellikle sağ bek ve orta saha bölgesinde sorunlar yaşayabileceğimizi düşünüyorduk, beklediğimiz oldu ama cezamızı kesecek rakip olmadığı için pek fazla sıkıntı yaratmadı..!?
# Cristian geçen sezonun sonlarına dogru başlayan görüntüsünü devam ettirdi ve Mehmet&Semih ortaklığından doğan “atmayanı döverler” pozisyonuyla golünü, bizim bu sezonki ilk golümüzü buldu..!? Golün asistinin asistini(!) yapan Mehmet Topuz milli takım sorumluları görmese de savaşcılığını sergilemeye devam etti..!?
# Ziegler ilk maçında istekli ve pes etmeyen bir görüntü çizdi.!? Yerine geldigi Santos’tan en büyük artısı mücadeleyi bırakmaması ve topu kaybettiğinde oyuna küsmemesi..!? Bienvenu’nun takıma henüz adapte olamadığı görülüyor ama özellikle Alex ile birbirlerini tanımaya başladıkça çok daha faydalı olacağı belli..!?
# Semih’in goldeki asisti ve direkte patlayan(!) volesi onun adına harika hareketlerdi.! Yobo’da sanki takımdan hiç ayrılmamış gibi ama bu sene ona çok daha fazla iş düşeceği kesin.?!
# Volkan ise her zaman söylediğim gibi dünyanın en iyi 1-2 kalecisinden biri ve savunmadaki futbolculara ve taraftara inanilmaz güven veriyor ..!?
# Ve yarın 34 yaşına girecek olan Alex De Souza yine aynı koşmuyor, isabetli pas veremiyor birde tutmuş rövaşata ile gol atmaya kalkıyor.?!
# Caner Erkin'e ceza sahasında yapılan %100 penaltılık harekete yorum yapmıyorum..!?
# Şükrü Saracoğlu stadı dün seyircisizdi ama kesinlikle sesiz değildi....
# Rakip Orduspor’a gelirsek henüz tam olarak hazır olmasalar da organize gözüktüler ve önümüzdeki haftalarda çok can yakacaklarını belli ettiler..!? En etkili oyuncuları kaleci Fornezzi, Stancu ve Dalmat’tı..?! Fatih Tekke ise kaçırdıklarıyla Orduspor’un bidon’u(!) olmaya en yakın aday.?!

Sonrası;
 # İstemeden de olsa oynadığımız bu ligin ilk haftasını kayıpsız geçmek güzeldi..!?
# Ligin ikinci yarısındakı Orduspor maçı için şimdiden kalacak yer ve yemek sorununu çözdük..?!;)
# Stadımızda gol yemeden maç kazanma serimizi  tam 10 maca(943 dakika!) çıkarttık..?! Son golü ise bize geçtiğimiz sezonun 15’inci haftasında Emenike atmış..!?
# İlk defa maç izlediğim Todori’nin atmosferi hiçte beklediğim gibi değildi..!? Tabii bunda bize yaşatılan sürecin de etkisi olabilir..!? En coşkulu masanın bizimkisi olduğunu söylememe gerek yok sanırım..!?
  
Beğendim;
 # Maç sonunda Volkan Demirel ve Aykut Kocaman’ın açıklamalarında taraftarın hakkını vermelerini beğendim..?!
Volkan Demirel; Stad çevresindeki taraftarımıza teşekkür ederim.! Seslerini saha içinde duyduk ve yanımızda olmaları bize güç verdi..?!
Aykut Kocaman; 3 Temmuz’dan bu yana ne kadar büyük bir güç olduklarını bize hissettirdiler.?!

Beğenmedim;
 # Nihat Özdemir’in dün maç sonu yaptığı açıklamalarında bir elemanıymış gibi digitürk’ün pazarlamasını yapması ve “Gerçek Fenerbahçeliler" lafını destursuzca kullanması önce istifasını verip sonrada dönmesinin üzerine tüy(!) dikti..?! Daha önce de Fatih Altaylı denen “oynağa” teşekkür eden Nihat Özdemir’e Shaktar maçında sahaya girerek dün akşamki maçta cezalı olmamıza sebep olan taraftarın yine seyircisiz maca gelip saatlerce ayakta takımını bekleyen taraftarla aynı kişiler olduğunu birilerinin söylemesi gerekiyor..?!
Yani kısaca maç onu ve sonrasında yaptıkları ve söylemleriyle günün en büyük fiyaskosu Nihat Özdemir oldu..!?

Dip Not;
 # Bu Oduspor galibiyeti yerine Bank Asya'da alınacak ilk galibiyeti tercih ederdim...

27 Ağustos 2011

Şimdi Herkes İçin Hesap Zamanı

 Yapısı itibari ile her daim öncü olan Kulübümüzün, ekonomik anlamda Türk Sporu’na kattıkları, olaya nankör bir bakış açısı ile bakanlarca anlaşılamamıştır. Yaşadığımız süreç içerisinde netleştiğini gördüğümüz bu nankörlük sonrası Fenerbahçe Camiası olarak Türk Sporu’ nun selametini düşünmemiz de artık tamamen anlamsız bir hareket tarzı olacaktır.
Fenerbahçe popülaritesi ile beslenen ve nominal değerini bu popülarite ile sağlayanlar, açık bir tabirle ekmek yedikleri kabı pisletmeye yeltenmişlerdir. Nereden geldiklerini bilmeyen, gelişim süreçlerini irdeleyemeyen anlayışa dolaylı yoldan fayda sağlamak, içerisinde bulunduğumuz süreç göz önüne alındığında Fenerbahçe adına ihanet kavramı ile eşdeğerli olacaktır.
Kulübümüzün büyük çabaları ile değerini misli misli arttıran bir naklen yayın havuzundan her türlü beslenen diğer kulüplerin, kurumların ve federasyonun, açık bir şekilde "Fenerbahçe düşmanlığı" sergilemesi, onur sahibi bir camianın kabul edeceği bir durum değildir.
Fenerbahçe üzerine oynanan bu oyun göz önüne alınarak, anayasaya dayalı ekonomik haklarımızı ve gücümüzü kullanma zamanı artık gelmiştir. Bu bağlamda gün itibari ile futbol piyasasının can damarı olan naklen yayın hakkına sahip "yayıncı kuruluşu boykot etme’" ve "decoderleri iade etme" kararı, ortak değerlerimiz doğrultusunda alınmıştır. Bu bizlerin yalan-yanlış kampanyalarla edindiğimiz metanın bizlere zarar veren niteliği dolayısıyla tüketicilikten kaynaklanan bir hakkımızın kullanımıdır.
Yayıncı kuruluşa ait aboneliğini sürdüren ve "boykot" kararına uymayan tek bir Fenerbahçelinin dahi kalmayacağını, gerçek sporseverlerinde bu kararımızı destekleyerek bize katılacaklarına inanıyoruz. Fenerbahçeliler, Fenerbahçemizin bu gününe olduğu gibi, dününe ve yarınına da ihanet etmeyeceklerdir.
Bundan sonra artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
Fenerbahçe Camiası kendisine karşı işlenmiş olan suça ortak olan herkese meşru zeminde her türlü hesabı soracaktır.Bu gün bu kararla atılan adım, çeşitli alanlarda bugüne kadar uygulanmış hiçbir uygulamayla kıyaslanmayacak büyük bir kararlılıkla devam edecektir.
Oyun dönemi bitti.
Şimdi herkes için "Hesap Zamanı"

Fenerbahçe Taraftarlar Birliği

26 Ağustos 2011

Boykot Kararı- Bu Oyunda Piyon Olamayız

 Yapısı itibari ile her daim öncü olan Kulübümüzün, ekonomik anlamda Türk Sporu’ na kattıkları, olaya nankör bir bakış açısı ile bakanlarca anlaşılamamıştır.Yaşadığımız süreç içerisinde netleştiğini gördüğümüz bu nankörlük sonrası Fenerbahçe Camiası olarak Türk Sporu’ nun selametini düşünmemiz de artık tamamen anlamsız bir hareket tarzı olacaktır.
Fenerbahçe popülaritesi ile beslenen ve nominal değerini bu popülarite ile sağlayanlar, açık bir tabirle ekmek yedikleri kabı pisletmeye yeltenmişlerdir. Nereden geldiklerini bilmeyen, gelişim süreçlerini irdeleyemeyen anlayışa dolaylı yoldan fayda sağlamak, içerisinde bulunduğumuz süreç göz önüne alındığında Fenerbahçe adına ihanet kavramı ile eşdeğerli olacaktır.
Kulübümüzün büyük çabaları ile değerini misli misli arttıran bir naklen yayın havuzundan her türlü beslenen diğer kulüplerin, kurumların ve federasyonun, açık bir şekilde "Fenerbahçe düşmanlığı" sergilemesi, onur sahibi bir camianın kabul edeceği bir durum değildir.
Fenerbahçe üzerine oynanan bu oyun göz önüne alınarak, anayasaya dayalı ekonomik haklarımızı ve gücümüzü kullanma zamanı artık gelmiştir. Bu bağlamda gün itibari ile futbol piyasasının can damarı olan naklen yayın hakkına sahip "yayıncı kuruluşu boykot etme" ve "decoderleri iade etme" kararı, ortak değerlerimiz doğrultusunda alınmıştır. Bu bizlerin yalan-yanlış kampanyalarla edindiğimiz metanın bizlere zarar veren niteliği dolayısıyla tüketicilikten kaynaklanan bir hakkımızın kullanımıdır.
Yayıncı kuruluşa ait aboneliğini sürdüren ve "boykot" kararına uymayan tek bir Fenerbahçelinin dahi kalmayacağını, gerçek sporseverlerinde bu kararımızı destekleyerek bize katılacaklarına inanıyoruz. Fenerbahçeliler, Fenerbahçemizin bu gününe olduğu gibi, dününe ve yarınına da ihanet etmeyeceklerdir.
Bundan sonra artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
Fenerbahçe Camiası kendisine karşı işlenmiş olan suça ortak olan herkese meşru zeminde her türlü hesabı soracaktır.Bu gün bu kararla atılan adım, çeşitli alanlarda bugüne kadar uygulanmış hiçbir uygulamayla kıyaslanmayacak büyük bir kararlılıkla devam edecektir.
Oyun dönemi bitti.
Şimdi herkes için "Hesap Zamanı"

Fenerbahçe Taraftarlar Birliği

3 Ağustos 2011

Yattara'ya mektup..!?

 Sevgili Yattara..
Biraz önce internette dolanırken Türkiye’den ayrılmadan önce bir gazeteye verdiğin şu röportajı gördüm ve çok üzüldüm..!!
Burada yıllarca kalmışsın ama bizi tanıyamamışsın dostum, yazıklar olsun..!! Şimdi o röportaj da dert yandığın konulara ben bu mektupla cevap vermeye çalışacağım...
Herşeyden önce Yattara, başkan Sadri Şener şeker gibi amcanın teki, hocanız Şenol Güneş’te görmüş-geçirmiş tam bir filazof, taraftarınız değil Türkiye’nin dünyanın en iyi taraftarı zaten, geçen sene o tribünleri kaç defa doldurma hedefiyle maça geldiler ve bu sene kaç bin tane kombineniz satıldı haberin varmı..!?
Ayrıca verdiğin röportajdan senin parayı da çok sevdiğin anlaşılıyor, yok işte kardeşim ne yapsın adamlar..!? Zaten para olsa teşvik için kullanırlardı demek ki gerçekten yok.! Bakma sen WikiLeaks’e falan, hayır yöneticilere, bana inanmıyorsan git Savcı Mehmet Berk’e sor, yok valla..!?
Takım içinde guruplaşma konusuna gelince; Bende şu Jaja’nın köylüsü(!) Bilica ile bir guruplaşma olayına girdiğini tahmin edebiliyorum ama başka da birşey duymadım açıkcası..!!
Öyle sağda solda “Şampiyonluğu şundan kaybettik, bundan kaybettik!!” gibi açıklamalar da yapmazsan iyi olur, çünkü şu anda Türkiye’de iktidar partisi, basın, savcı ve polisimiz elele verip neden Trabzon’un şampiyon olamadığı konusunda çok büyük gelişme kaydetti bile..!! Suçlular(!) içeride birde delil-kanıt buldularmı tamamdır..!?
Sen şimdi Trabzonspor başkanından, hocasından futbolcu arkadaşlarından özür dile ve banka numaranı yolla da buradan sana en yakın zamanda şampiyonluk primini göndersinler..!!
Hadi esenlikle kal pampa..!!