Sinema etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sinema etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2 Temmuz 2011

The Simpsons go to Paris with Linda Evangelista..

The Simpsons go to Paris with Linda Evangelista..
Amerikan Harpers Bazaar dergisi 2007 yılının Ağustos sayısında Simpsonlar'la ilgili bir moda çekimine yer vermiş ve bu çekimde efsanevi modacılardan Versace, Karl Lagerfeld, Lanvin, Victor&Rolf ve Louis Vuitton’da yer almış..!!
"The Simpson's Movie" filminden esinlenilen ve “The Simpsons go to Paris, with Linda Evangelista" adıyla kurgulanmış bu hikayeye göre, Simpsonlar eski süper model Linda Evangelista ile birlikte Paris'e gidiyorlar, tasarımcıların showroom'larını ziyaret ediyorlar, defileleri en ön sıradan izliyorlar, Paris sokaklarında geziyorlar ve üzerlerindeki  her şey marka..!!
Hikayede en dikkat çekenler, Jean Paul Gaultier çanta takan Marge, Victor&Rolf defilesine çıkan Marge'ın ikiz kız kardeşleri Patty ve Selma, Paris seyahati boyunca Louis Vuitton bavulları ile gezen ve Karl Lagerfeld’i taklit ettigi illüstrasyon efsane olan Homer..!! :D







25 Haziran 2011

Peter Falk..!!

 1927 - 2011
Yeni neslin pek tanımadığı aktörlerden Peter Falk ABD'de perşembe günü hayata veda etti..!! Siyah beyaz tek kanallı televizyon döneminin en uzun soluklu dizilerinden olan Komiser Kolombo’daki rolüyle ünlenen Amerikalı aktör buruş buruş olmuş pardesüsü, ağzından düşürmediği purosu ve devamlı bahsettiği ama hiç görünmeyen(70 bölüm ve onlarca sinema filminde!) karısı ile hafızalarımda kalacak..!!
83 yaşında hayata gözlerini yuman Falk 2008'de Alzheimer hastalığına yakalanmıştı..!! Emmy ödüllü Amerikalı sinema oyuncusunun canlandırdığı Kolombo’nun istisnasiz en önemli repliği ise sorguladığı kişilerle vedalaşıp tam giderken dönüp söyleyip, son darbeyi vurduğu "Son birşey daha var" cümlesidir..!! Ve sanatçı 2006’da anılarını topladığı kitabına da bu adı vermiştir "Son Birşey Daha Var"..!!

21 Haziran 2011

Ryan Dunn..!

 Jackass ekibinin üyelerinden Ryan Dunn bu sabah geçirdiği trafik kazasında can vermiş...! Genelde Bam Margera’nın şakalarına maruz kalışıyla hatırlanan 1977 doğumlu Ryan’ın yaşamını yitirdiği kazanın fotoğrafları da var ama pek hoş değil...!! Yanında bir arkadaşı ile kör kütük sarhoş halde 180'le giderken yapmışlar kazayı..!! Ryan'ı anca dövmelerinden ve sakalından tanıyabilmişler..!!!
 İnsan öyle yaşantısı olanların ölümüne şaşırmıyor ama üzülüyor..!!
R.I.P.

8 Mart 2010

Yakışır sana dude..!!

Jeff Bridges daha önce 4 kez aday olduğu "Oscar" adlı heykelciği bu kez Crazy Heart'daki country şarkıcısı Bad Blake karakteriyle kazandı..!!
Tebrikler Dude, çoktan haketmiştin..!!

12 Şubat 2010

Efsane kadro..!!

Han Solo(Harrison Ford), Vader(David Prowse), Chewbacca(Peter Mayhew), Leia(Carrie Fisher), R2(Kenny Baker), Luke(Mark Hamill)..!!
Bir tek C-3PO(Anthony Daniels) eksik..!?

24 Ocak 2010

Best Motion Poster..!!

IMP Awards'ın seçtiği en iyi Film Afişi..!!
Terminatör :Salvation

16 Ocak 2010

En iyisi Jack'inki.!!

Başlığa bakıpta yanlış anlaşılma olmasın, "En İyi" olan sinema dergisi Total Film'in"Tüm Zamanların En İyi 150 Performansı" adı altında sinema kurulduğundan bugüne kadar olan süreçteki en iyi performansları değerlendirmeye aldığı listedeki, 1975 yılı yapımı One Flew over The Cuckoo's Nest'teki McMurphy adlı akıllı-deli karakteri canlandıran Jack Nicholson'ın performansı..!!
Birçok büyük ismin ve sıralamadaki yerlerinin eleştirildiği ve tartışıldığı bu göreceli listede herhalde sadece 1 numaradaki Jack Nicholson'un yeri tartışılmaz..!!

27 Aralık 2009

Zoe..!!

Zoe Saldana..!!
İlk olarak Pirates of Caribbean: The Curse of the Black Pearl'de küçük bir rol olan Anamaria ile karşımıza çıkan, 2009'da gösterime giren filmlerden, Star Trek'in Uhura'sı, Avatar'ın Neytiri'si Zoe Saldana..!!
Şimdilerde DC Comics'ten çıkan The Losers adlı çizgi romanın sinema uyarlamasında Aisha karakterini canlandırmaya hazırlanıyor..!!

Solomon Kane..!!

2010'da harika oyuncu kadrolu Clash of the Titans ve yeni Ridley Scoot, Russell Crowe ortaklığı ürünü Robin Hood'dan sonra gidilecek 3'üncü filmde belli oldu, Solomon Kane..!!
Eskiden aldığım Conan'ların sonunda birkaç sayfalık küçük hikayeleri olan, daha sonrada (yanılmıyorsam!!) Dark Horse'dan 4 sayı halinde hikayeleri yayınlanan bu "Cadı avcısı" en sonunda sinemalara geliyor..!! 30 yıllık kısa ömrüne Conan gibi bir efsaneyi sığdıran RobertE.Howard'ın ikici çocuğu diyebileceğimiz Solomon Kane filmde, hayaletler, iblisler ve kara büyü ile savaşan bir anti-kahraman..!!
Başrolünde efsanevi Rome dizisinin Mark Antony'si James Purefoy olan filmin gösterim tarihi İMDb'de Ocak sonu olarak belirtilmiş..!!"O Püritan ve Şarl karışımı, biraz eski bir filozofun ve de bir paganın özelliklerine sahip... Ruhundaki o açlık, onu her türlü haksız olayı düzeltmek, güçsüz olan her şeyi korumak amacıyla yollara düşürmüş... Bir rüzgar gibi başı boş ve amansız olan bu kişi, sadece tek bir yönden hiç değişmedi: Her zaman hakkın ve doğrunun izinde gitti. İşte Solomon Kane böyle biri..!!"
Minima yayınlarından çıkan "Solomon Kane-Dehşetengiz Serüvenler" adlı kitaptan

1 Aralık 2009

Charlize..!!

Charlize Theron
Cuma günü yapılacak 2010 Dünya Kupası kura çekiminin sunuculuğunu Güney Afrikalı yıldız Charlize Theron yapacakmış..!!
(Foto Türkiye'de Aralık ayında gösterime girmesi beklenen Vigo Mortensen'in başrolünü oynadığı ve C:Theron'un da küçük bir rol aldığı The Road filminden..!! )

2012..!!

En sonunda dün 2012'ye gidebildim..!
Film Mayalar’ın hesabına göre 21 Aralık 2012 tarihinde insanlık çağının sona ereceği ve bu sonun büyük felaketlerle birlikte geleceği işleniyor..!! Gösterime girdiği günden beri konuşulan kıyamet filmlerinin değişmez yönetmeni Roland Emmerich yapımı olan film özellikle görsel efektleriyle izlenmeyi hakediyor..!
Bazı sahnelerin(sıkıcı olabilecek kadar.!) gereksiz yere uzatılması, Amerikalıların her başkanının illaki kahraman olacağı ve sıradan bir Amerikalının binlercesinin hayatını kurtarması artık R:Emmerich filmlerinin değişmezi olmaya başladı(bknz.The Day After tomorrow, The Independence Day..)..!!Bu filmde de Danny Glover ABD'nin kahraman ve müşfik başkanı , John Cusack'ta sıradan(Ailesini seven ama ayrı sorumsuz baba, başarılı olamamış bir yazar vs.) bir amerikan vatandaşı olarak karşımıza çıkıyor..!!
Eğer şöyle sağlam kurgulanmış bir senaryo ve iyi oyunculuk bekliyorsanız biraz hayal kırıklığı yaratabilir ama "2 buçuk(Nişantaşı City life'ta reklamlar ile 3 saat!!) saat sürecek yüksek tempolu bir felaket filmi bana yeter" derseniz hemen gidin derim..!! Ben şahsen sıkılmadan izledim ama çıktığı zaman DVD'sini almayı düşünmüyorum..!!
Bu arada biraz acımasız olacak ama, 3 saat boyunca en hoşuma giden şey film başlamadan önceki Avatar(Airbender olanı değil.!) filminin fragmanıydı..!!

25 Eylül 2009

District9..!!

Kerem Hünal'ın günlerdir ısrarla tavsiye ettiği, Peter Jackson ve Neill Blomkamp ortaklığının bir ürünü olan District9'u en sonunda oturup izledim..!!
District 9 (9. Bölge) bilim-kurgu tarzında bir yapım, konusuda kısaca şöyle..!!
1982 yılında Güney Afrika(böylelikle 2010 dünya kupası için buraya gidecekleride uyarmış olalım..! ) semalarında aniden bir uzay gemisi ortaya çıkar..!! İçinde açlıktan ölmekte olan uzaylılarla dolu olan bu gemi ve "sakinleri" District9 adlı bir toplama kampında yaşamaya mahkum bırakılırlar ve dışarıyla bütün bağları kesilir, zenci karaborsacılar hariç(bir nevi Beyoğlu gibi.!;D)..!!
Aradan 20 yıl geçer ve MNU adlı çakal bir firma bu dünya dışı yaratıkların silah teknolojilerini ele geçirmek için bu toplama kampına müdahele eder ve Film başlar..!!
Eğer bir değişiklik olmazsa ülkemizde 9 Ekim'de(İMDB'de bu tarih 2 Ekim olarak veriyor.!) gösterime girecek olan film başından sonuna kadar, zaman zaman digital kamera kullanılmasına rağmen harika bir görsel ziyafet sunuyor..!!
Filmin genelinde hakim olan ırkçılık söylemleri(beyazlar zencilere, zenciler uzaylılara, sonra hepsi uzaylılara..) ve komplo hikayeleri ile filmdeki aksiyonun zaman zaman "acaba ben olsam kimin tarafını tutardım??" dedirtiği olmuyor dersem yalan olur..!!
Film için İMDB'nin verdiği puan ise 8,5..!!
"Bu arada bir dip notta filmin ismiyle ilgili, "District9" adı Güney Afrika-Cape Town'da, 70'lerde beyaz halkın dışında kimsenin girmesine izin verilmeyen "District6"'ya bir göndermeymiş(tanrı google'ı korusun)..!! "


15 Eylül 2009

Patrick Swayze..!!

Genelde onu insanlar Ghost'daki Hayalet Sam rolüyle(bakınız manitası Molly'le(Demi Moore) çömlek yaptıkları klasikleşen sahne..!!) karısını korumaya çalışırken yada Dirty Dancing'de Jennifer Grey'le dans ederken hatırlarlar..!!
Ama benim için en iyi rolü Point Break'deki sıra dışı suçlu-sörfçü Bodhi'dir..!!
Uzun zamandır savaştığı pankreas kanserine dün yenik düşen sanatçı 57 yaşındaydı..!!
R.I.P.

11 Ağustos 2009

Sienna..!!

Sienna Miller
"G.I.Joe'ya gitme sebebimsin, başkada birşey demiyorum..!!"

5 Temmuz 2009

Ghost Dog: The Way of the Samurai..!!

Dün D&R'a Guy Ritcihe'nin RocknRolla'yı almaya gittiğimde arşivimde olmayan ve daha önce izlemediğim bir film buldum; Ghost dog:The Way of the Samurai..!!
Baş rolünde Forest Whitaker'in oynadığı bu 1999 yapımı filmin konusu kabaca; Louie(John Tormey) bir gün siyahi bir gencin hayatını kurtarır..!! Kendisine "Ghost Dog" diyen bu genç(Forest Whitaker) hayatını samuray felsefesine(Hagekure) göre şekillendirmektedir ve bu felseheye göre artık Louie'nun "takipçisidir"..! Louie'de onu pis işlerin yapılmasında kullanmaktadır..!! Ghost Dog'un filmde tek arkadaşı da bir kelime İngilizce bilmeyen dondurmacı Raymond'dur(Isaach De Bankole)..!!
Dead Men'i andıran temaların kullanıldığı filmde Jim Jarmusch yine baba bir senaryoyu, baba bir aktörle(yönetmen Dead Men'de de Johny Deep'le çalışmıştı..! ) işlemiş..!!

Filmin harika müziklerinin birde efsanesi var..!!

"Jim Jarmusch filmin müzikleri için Wu-Tang Klan ile görüşmek ister..! Klan'ın menejeri J.Jarmusch'a bir sokağın köşesinde, tenha bir saate randevu verir ama yanlız gelmesini özellikle ister..! J.Jarmusch istenilen saatte yanlız olarak gider ve beklemeye başlar, birden önünde siyah camlı kocaman bir araba durur ve araçtan inen iki iri yarı adam yaka-paça onu içeri sokar..!! İçerde J.Jarmusch'tan filmi anlatmasını isterler oda anlatır ama bulunduğu ortamdan rahatsız olduğu için endişeli(düpedüz korkmuş..!) bir şekilde hikayeyi anlatır..!! Klan J.Jarmusch'tan hoşlanır ve işi alır, onu da aldıkları sokağa bırakırlar..!! Filmin finaline yaklaşıldığında Ghost Dog yolda kendi gibi samuray felsefesine meraklı bir afro-amerikan ile selamlaşır, bu müzikleri yapan Wu-Tang Klan'dan RZA'dır..!! "

4 Temmuz 2009

Alice In Wonderland..!!

Tim Burton, Johnny Deep ortaklığının 2010 yılında gösretime girecek son ürünü Alice In Wonderland'ın fotolarını gördüm tesadüfen..!! Başrollerine Johnny Deep'in yanı sıra Tim Burton'un nişanlısı Helena Boham Carter, Anna Hattaway,Michael Sheen(The White Rabbit rolüyle..!?) ve Christopher Lee gibi isimler var..! Filmde Alice'i Mia Wasikowska canlandıracak..!!
Tim Burton'un daha önce en karanlık hikayeleri masal gibi bize sunması(Sleepy hollow, Edward Scissorhands vs.) yada masalları kabus gibi önümüze getirmesi(Beetle Juice, Corpse Bride vs.) artık alıştığımız birşey..!!
5 Mart 2010'da gösterime girmesi beklenen bu filmde de bizi önceki yapımlarındaki gibi masalsı bir atmosferin beklediği kesin..!!
The Mad Hatter - Johnny Deep
The red Queen - Helena Boham Carter

2 Temmuz 2009

Karl Malden..!!

Yine eskilerden bir kayıp, Karl Malden..!!
Siyah-beyaz tek kanallı TRT döneminin en saplam polisiye dizisi olan San Fransisco Sokakları'nın Dedektif Mike Stone'u(ortağı Keller rolünde de Michael douglas oynuyordu..!!) Karl Malden 97(maşallah.!) yaşında, Los Angeles'teki evinde vefat etmiş..!!
Sadece dizideki rolüyle değil On The Waterfront'daki Father Barry, Birdman of Alcatraz'daki "Shoemaker" Harvey roleriyle de unutulmazlar arasına girmişti..!!

1 Temmuz 2009

Tuncer Salman & Rui Costa..!!

Rui Costa'nın hayatı film olsa al sana başrol oyuncusu..!!
Milli takım arkadaşı Abel Xavier'i de Tarık Mengüç oynar..!!

Reading like coffee, but different spelling..!!

Filmi ilk olarak 2000 senesinde Feriye sinemasında saat 11,00 seansında(o seansta biletler%50 ucuz oluyordu..!) eşim ve kardeşimle gidip izlemiştik ve bütün salonda sadece 3 kişiydik..!!
Yönetmen Frank Darabont'un bir önceki filmi olan yine Stephen King ortaklığı filmi The Shawshank Redemption'u inanılmaz keyif alarak izlemiş ve The Green Mile'ın hikayesi ile aynı dönem ve benzer bir atmosferde olduğu için doğal olarak aynı başarıyı bu filmden de bekleyerek gitmiştik sinemaya..!!
Stephen King'in kitabını okumuştum(6 küçük cilt halinde ve bir kaç ay arayla çıkmıştı..!!) ve beni en çok meraka sürükleyen beyaz perdede John Coffey'i(postun başlığı bu şahsa ait..!) kimin canlandıracağı idi.! "Kitapta tanımlanan kadar iri bir adam bulmak mesele olacaktır" diye düşünüştüm..!! O güne kadar Michael Clarke Duncan'ı izlememiştim ve emin olun Brutal'ın(David Morse) onu arabadan indiğini görüp şaşırdığı sahnede en az onun kadar şaşırmıştım..!!
Filmde yönetmenin dönemi iyi anlatması kadar oyuncuları seçimi ve filmin genel, insanı asla sıkmayan-yormayan kurgusu da oldukça başarılıydı..!! Tom Hanks'in canlandırdığı gardiyanların başı The boss Paul Edgecomb'un yaşlı hali olan "Tom Hanks mimikleri" ile Dabbs Greer, toy-Barry Pepper, Wild Bill Wharton-Sam Rockwell, toot toot-Harry Dean Stanton, Hapisane müdürü-James Cromwell, Avukat Hammersmith-Gary Sinise Tom Hanks, Michael Clarke Duncan ve David Morse'un haricinde göze çarpan aktörler idi..!
Mr.Jingles'ı de unutmamak lazım tabii ki..!!
Gardiyanların Coffey'i sinemaya götürdükleri ve sahnede Fred Astaire ve Ginger Rogers "Cheek to cheek" eşliğinde dans ettikleri bölümde ve idam sahnesinde ağlamaya ramak kalmıştı...!!
"Dün akşam bilmem kaçıncı defa izleyince bu postu açmak istedim..!!"



29 Haziran 2009

Selam Çarlii..!!

MJ'ın ölümü bir diğer ünlü yıldızın(en azından bizim kuşak için..!!) kaybını farketmememize sebep oldu..!!
Türkiye'de 80'li yılların başında yayınlanan Charlie'nin Melekleri adlı polisiye dizinin güzel yıldızı Farah Fawcett 62 yaşında kansere yenik düştü..!!
Özellikle Charlie'nin Melekleri adlı diziyle bütün dünyada üne kavuşan güzel ablamız, Farah Fawcet'in birkaç sinema filmide var, Dr. T'nin kadınları ve Logan'ın Kaçışı bunlardan bazıları(en azından benim izleyipte hatırladıklarım..!)..!!
Zamanında Ahu Tuğba ve Serpil Çakmaklı gibi Yeşilçam'ın güzellerine, giyimiyle ve saç kesimiyle(özellikle saç kesimiyle.! :D) iyi bir model olan Farah'ın ölümü eminim 70 kuşağından olanları oldukça üzmüştür..!!